Entübe Nedir?
Tüm dünyada etkisini gösteren koronavirüs salgını ile birlikte günlük vaka sayısı, hasta sayısı ve ağır hasta sayısı gibi terimler hemen her gün toplum tarafından ilgiyle takip edilir hale gelmiştir. Tüm bu yeni normal unsurlarıyla birlikte günlük hayatta sık duyulan terimlerden biri entübe kavramıdır. Özellikle COVID-19 hastalığına bağlı ağır hastalık tablosunun geliştiği vakalarda yoğun bakım yatışlarının artmasıyla gündeme gelen entübe kavramı pek çok kişi için bilgilendirme ihtiyacı duyulan bir konu olmuştur.
Entübe Nedir?
Entübasyon, çeşitli nedenlerle vücudun doğal üst solunum yolunun kullanılamadığı veya yeterli havanın alt solunum yollarına ait dokulara ulaşamadığı koşullarda, soluk borusuna yerleştirilen belirli tüp ve aparatlarla solunumun doğrudan sağlanması işlemidir. Yani, soluk borusuna tüp yerleştirilen hastalara entübe denir. Solunum yolu tüp yoluyla kontrol altına alınan hastalarda solunum genellikle mekanik ventilatör adı verilen solunum cihazlarıyla sağlanır.
Entübasyon her ne kadar koronavirüs pandemisi ile toplumda daha çok telaffuz edilen bir kavram haline gelmişse de solunum sistemini tehdit eden neredeyse her tür sağlık sorununda gerekli olabilir. Entübasyon yapılan kişilerde üst solunum yollarına ait dokular bypass edilerek, alt solunum yoluna yoğun miktarda ve etkili şekilde solunum veya oksijen desteği verilebilir. Bu anlamda genel anestezi altında yapılan cerrahi girişimler öncesinde anesteziye bağlı spontan solunumun ortadan kalkabileceği ihtimaline bağlı olarak, rutin olarak hastalar entübe edilir ve solunum cihazı ile operasyon süresince izlenir. Yine solunum yetmezliğine uğrayan yoğun bakım hastalarında, belirli koşularda entübasyon uygulanır. Bu bakımdan entübasyon işlemi acil şartlarında uygulanabileceği gibi, elektif olarak hastaya anestezi verilmesi sonucu hastane koşullarında yapılabilir.
Entübasyon Neden Yapılır?
Entübasyon özellikle üst veya alt solunum yollarında solunumu tehdit edecek düzeyde anatomik engellerin gelişmesi, akciğerin solunan havadan oksijen alarak kana verme fonksiyonunda aksamaların olması veya çeşitli nedenlerle fizyolojik mekanizmalarını yitirmesi sonucu solunum yetmezliğinin gelişmesi gibi durumlarda gündeme gelebilir. Bu doğrultuda hastalar, aşağıdaki klinik durumlarda entübe edilebilir:
- Kalp atımının durması veya ani solunum yetmezliği (kardiyak arrest, solunum arresti) yaşanması
- Anafilaktik şok, kitle veya kanama gibi nedenlerle üst veya alt solunum yolunda solunum yolunun korunması amacıyla
- Genel anestezi uygulanan hemen tüm cerrahi uygulanan hastalarda işlem öncesi rutin olarak
- Akciğerlerde solunan havaya rağmen solunum yetmezliğine neden olacak şekilde ağır hastalık tablosuna yol açan rahatsızlıkların seyrinde
- Beyindeki solunum merkezinin işlevini yitirmesiyle sonuçlanabilecek nörolojik hastalıkların seyrinde
- Bilinç bulanıklığı ile seyreden, kişinin spontan solunumunun engellenebileceği sağlık koşullarında
Entübasyon Nasıl Uygulanır?
Entübasyon işlemi öncesi ideal olarak hastanın anestezik maddeler verilerek sedatize edilmesi ve kaslarında gevşekliğin sağlanması gerekir. Bu anlamda cerrahi öncesi rutin uygulanan entübasyon işlemlerinde hastaya solunum ve damar yoluyla anestezik maddeler verilir ve hasta uyutulur. Sonrasında laringoskop adı verilen aparat yoluyla hastanın ağız açıklığından, dilin hemen arkasında yer alan anatomik bölge üzerinden gırtlağa ait anatomik yapılar görüntülenir.
Gırtlakta yer alan kıkırdak yapıları ve ses telleri arasında soluk borusunun belirlenmesi sonrası entübasyon tüpü ağız üzerinden soluk borusuna geçirilir ve uygun düzeye kadar ilerletilerek sabitlenir. Soluk borusu akciğer seviyesinde iki ana bronşa ayrıldığından, soluk borusu her iki akciğerin havalanmasına izin verecek şekilde soluk borusunun daha üst kısımlarına doğru, tüp çevresinde içi hava dolu bir baloncuğun şişirilmesi yoluyla soluk borusu içinde sabitlenir. Sabitleme işlemi sonrası seviye kontrolü için hastanın akciğerleri dinlenir veya cihaz üzerinden değerlendirilir, eşit havalandığından emin olunduğunda solunum cihazına bağlanarak işlem tamamlanır.
Entübasyon Komplikasyonları Nelerdir?
Entübasyon işleminde en sık görülen komplikasyonlar öncesinde uygulanan anestezik maddeye bağlı görülen yan etkiler ile tüpün takılması esnasında yaşanan mekanik problemlerle ilişkilidir. Bu bakımdan entübasyon işlemi sonrası aşağıdaki sorunların gelişme riski mevcuttur:
- Laringoskopi uygulaması esnasında ağız yapıların, yanak içlerinin, dilin, boğaz dokusunun veya gırtlak çevresindeki dokuların tahriş olması ya da zarar görmesi
- Dişlerde kırık veya hasar
- Entübasyon tüpünün gırtlaktan geçirilmesi esnasında ses tellerinin tahriş olması veya zarar görmesine bağlı ses kısıklığı, seste kabalaşma, boğaz ağrısı veya boğazda takılma hissi
- Kanama
- Tüpün yanlış konumlandırılmasına bağlı soluk borusunda yırtılma veya akciğer dokusunda hasar
- Tüpün yetersiz sabitlenmesine bağlı yemek borusundan gıda içeriklerin solunum yoluna kaçmasına bağlı aspirasyon ve zatürre
- Anestezik maddeye bağlı alerjik reaksiyonlar, kalpte çarpıntı, tansiyon yüksekliği veya düşüklüğü